Annelik Duygusu
Anne olacağını hissetmek her kadının en az 1 kere hayalini kurduğu en özel duygu şüphesiz. Bende evliliğimin ilk yıllarından itibaren bu duyguyu istemiş ancak kendimi bir türlü hazır hissetmediğimi düşünmüştüm. Annelik hiçbir zaman hazıra konmak demek değilmiş. Derken bitmek bilmeyen boyun ve kasıklarımda yaşadığım ağrılara 3 günlük adet gecikmesi de eklenince test yapmak istedim. Evet çift çizgi çıktığında bende senin gibi şaşkınlık ve değişik bir mutlulukla eşime sarıldım. Hamileliğimi öğrendiğim o anda annelik korkuları sardı bir an içimi. Yaşadığım tüm karmaşık duygulara sevinç ve şaşkınlığın eşlik ettiği göz yaşlarım tercüman oldu adeta. Evet hamileyim, bebeğimiz olacak sevinciyle eşimle sarılırken benim iç sesim ” yapabilir miyim ? Küçücük bir bebek bakabilir miyim? sorularıyla boğuşuyordu yüzümdeki şapşal gülümseme eşliğinde. İlk günün verdiği duygu karışımı 2.günden sonra biraz daha durumu sindirmiş halde içimdeki korkuları, heyecanı kontrol etmeye başlamıştı. Sanırım annelik içgüdüsü devreye girmişti.
“Henüz çocuk düşünmüyorum , kendimi hazır hissetmiyorum ” diyen ben; “ya onu kaybedersem?, ya iyi bakamazsam? gibi sorular sorarken hazır olmuştum bile,
Doktor Kontrolü
Kendi kaygılarımı bir tarafa bırakıp yaptığım testi netleştirmek için doktora gitmeye karar verdik. Ultrasonda doktor kesenin çok çok küçük olduğunu şu an için net bir şey söyleyemeyeceğini ve 1 hafta sonra tekrar gelmemi söyledi. Ne 1 hafta mı ? Zaman çabuk geçer derler ya , o 1 hafta bana 1 yıl gibi geldi. Kendimi olumsuza hazırlayamadığım en zor andı. Zamanı geldi ve tekrar doktora gittik küçücük kese oluşmuş minik yavrum hayata tutunmuştu.Küçücük bir şeye anında bağlanmak, sürekli onu düşünmek, endişelenmek…
Bebeğim 4 haftalıktı. Doktor; ”Yine ümitlenmeyelim, kalp atışı için 1 hafta sonra tekrar gelin” dedi . Ya, ”şu 1 haftayı 1 saat yapamazmıyız doktor hanım” demek geldi hep içimden. Benim için yılları deviren 1 hafta sonra kalp atışı için tekrar gittik. Ben yıllarca müzikle ilgilendim , her sese , ritme kulak aşinalığım var. Ama bu başka bir şey hayatımda duyduğum en özel ritim. Minicik bir nokta ve pıt pıt atan bir kalp.Şu anda yazarken bile gözyaşlarıma hakim olamıyorum. (dilerim bu duyguyu yasamak isteyen herkese nasip olur) Eşimin gözlerine baktım gözleri dolu dolu. Sahi oda baba olacak benim kadar heyecanlı , mutlu. Her şey benim için daha farklı bir hal aldı. Bir anne bundan başka ne isterdi ki hayatında. Küçücük bir şeye anında bağlanmak, sürekli onu düşünmek, endişelenmek… anneliğe ilk adımı attığımı o an çok daha iyi anladım.Bana göre; hayatta yaşanan hiçbir şey bu kadar duyguyu bir arada yaşatmaz bir insana …
İşte bizim yolculuğumuz da böylece başlamış oldu ...
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumunuzu İlettiğiniz İçin Teşekkür Ederiz.